Bir sistem odası (Data Center), bilgisayar sistemlerini ve iletişim, storage gibi onunla ilişkili bileşenleri barındıran birimdir. Burada genellikle yedekli bir güç kaynağı sistemi, yedekli haberleşme bağlantıları, ısı, nem gibi çevre değişkenlerinin kontrolü ve güvenlik cihazlarıda konumlandırılır. Veri merkezlerinin temel amacı kurumun operasyonel verilerini ve işlerini yürüttüğü uygulamaların çalışır durumda olmasını sağlamaktır. Bazı özellikleri arasında şunlar sayılabilir:
- 7/24 çalışabilirlik
- Hatasız çalışma ve devamlı izlenebilme
- Güç yönetimi ve ağ bağlantılarınıda farklı kanallardan yedeklilik
- Ağ güvenliği, fiziksel erişimlerde yetkilendirme ve görüntülü gözetleme
- Çevre şartlarının kontrol altında tutulması
- Yangına karşı duman algılama gibi erken uyarı sistemleri
- Şirket Sistem Odaları: Özel şirket, eğitim kurumları veya devlet kuruluşları tarafından, kendi bilgi teknolojileri ihtiyaçlarını ve web hizmetlerini gidermek için kurulur. Buraların yönetimleride gene aynı şirketin BT personeli tarafından yönetilir.
- İnternet Sistem Odaları: Ticari telekomunikasyon firmaları tarafından kurulur ve işletilir. Amaç kendi sistem odasını oluşturmayan veya kısmi sistem odası hizmeti almak isteyen şirketlere imkan sağlamaktır. Bu kuruluş sistem odalarından hangi tür hizmeti ne kadar ücretle alabileceğinizin fiyatları belirlidir. Bu hizmetler arasında uzak mesafe iletişim, Internet erişimi, Web veya uygulama barındırma, server barındırma, storage, içerik dağıtma, yük dengeleme vb.. sayılabilir.
Sistem Odası Kullanılabilirlik Düzeyi
Telecommunucations Industry Association, ANSI (American National Standards Institute) tarafından akredite edilmiş bir kuruluştur. 2005 yılında veri merkezlerini gelişmişliklerine göre dört seviyeye sınıflandırmışlardır. Bu standartlar 2008 ve 2010 yıllarında güncellenmiştir. Tier 1 seviye veri merkezleri esasında bir sunucu odasıdır, bilgisayar sistemlerinin kurulumu için standartlarda belirtilen temel prensipler izlenir. En sıkı seviye Tier 4 ise kritik görevlerde kullanılan bilgisayar sistemlerine ev sahipliği yapması için tasarlanmıştır. Bütün yardımcı sistemler yedeklidir ve kısımlara ayrılmış güvenlik bölgeleri biyometrik giriş kontrol yöntemleri ile kontrol edilir. Uptime Institute, bir düşünce ve profesyonel hizmetler kuruluşu, telif hakkını elinde bulundurduğu dört seviyeli kendine ait kredilendirme programına sahiptir. Tier seviyesi arttıkça kullanılabilirlik artmaktadır.
- Tier 1 Seviyesi: Küçük işletmelere hizmet veren veri merkezleridir. Bilgisayar sistemleri, elektrik, mekanik tesisat yedeksizdir. Genel olarak 10 dk’dan daha fazla bir enerji kesintisine bir önlemi yoktur. Tahmini %99,676 kullanılabilirlik sunmaktadır.
- Tier 2 Seviyesi: Enerji ve soğutma sistemlerinde kısmen yedeklik içerir. Jeneratör kullanarak 24 saat lik bir enerji kesintisine dayanabilmektedir. Tahmini %99,741 kullanılabilirlik sunmaktadır.
- Tier 3 Seviyesi: Yedek elektrik şebekesi içerir. Yedek enerji ve soğutma sistemleri içerir. Yedek hizmet sağlayıcıları içerir. 72 saatlik bir kesintiye karşı dayanabilir. Tahmini %99,982 kullanılabilirlik sunmaktadır.
- Tier 4 seviyesi: Bütün Tier 3 kriterleri sağlanır. Ek olarak 96 saatlik kesintiye dayanabilir. 7/24 çalışan bir personel ekibi mevcuttur. Yer seçiminde çok sıkı davranılır, yüksek güvenlik önlemleri alınmıştır. Tahmini %99,995 kullanılabilirlik sunmaktadır.
- Enerji İhtiyacı: Dünya genelinde sistem odalarındaki güç ihtiyacı 2003-2006 yılları arasında ikiye katlanmıştır. Bu yıldan sonrada blade serverların devreye girmesi ile güç ihtiyaçlarında değişiklikler olmaya başlamıştır. Geleneksel serverlar yerine aynı alana çok sayıda blade server sığdırılabilmesi daha az yerde daha fazla güç tüketimine de neden olmaktadır. Ancak blade kullanmanın bir avantajı olarak server başına güç tüketiminde de belirgin bir azalma da ortaya çıkmıştır.
Sistem odalarında kesintisiz hizmet verebilmenin ilk adımı güç kaynaklarını yedeklemekle başlar. Her ne kadar donanım maliyetlerini ikiye katlıyor olsa da en az iki farklı kaynaktan enerji ihtiyacının karşılanması zorunluluk halini almıştır. Server üreticileride bu gelişmeye paralel olarak ürünlerini en az iki bazen 3 farklı güç kaynağından beslenebilecek şekilde düzenlemişlerdir. Yedekleme yapılmaması durumunda herhangi bir güç kaynağı sorununda veya bakım çalışması durumunda bütün sistemleri kapatıp hizmet kesintisine neden olacağı aşikardır. Sistem odalarında güç tüketiminin hızlı artışı buralarda donanımların ve personelin korunması amacıyla topraklama hatalarının bertaraf edilmesi zorunluluğunuda beraberinde getirmektedir.
Yedekli kablolama yaparken kabinlerin herbirine birden çok güç kablosu çekileceği, her servera birden çok güç kablosu takılacağı ve her kabinde birden çok güç dağıtım ünitesi (PDU) kullanılacağı için kablo yoğunluğu oluşacaktır. Bu yoğunluğun nasıl rahatlatılacağı kurulumdan önce belirlenmelidir.
Son yıllarda yaygınlaşmaya başlayan Green Data Center kavramı ile sistem odalarındaki enerji sarfiyatının enaza indirilmesi ve böylelikle çevreye faydalı olunması amaçlanmaktadır. Bu doğrultuda üretilen server, blade server vb. enerji tüketen ürünlerinde sarfiyatlarını düşürmek için çaba gösterilmektedir. - Soğutma: Blade serverların yaygınlaşmasının en önemli nedenlerinden biride sistem odalarındaki hızlı artan güç tüketimine karşı aynı oranda artan soğutma ihtiyacının farkına varılmasıdır. 10 KW güç tüketen bir kabinin ürettiği sıcaklığı düşürmek içinde 10 KW soğutma kapasitesine ihtiyaç duyulmaktadır. Veri merkezinde bulunan cihazlar çalışma anında sürekli ısı yayacakları ve bu ısının çok kısa zamanda veri merkezinin sıcaklığını ve cihazların çalışmaları için gerekli olan ortam sıcaklığını arttıracağı için bir soğutma tertibatı kullanılması zorunludur. Kurulacak tertibatın kapasitesi, veri merkezinde bulunan cihazların güç tüketimleri toplanarak belirlenir. Havalandırma tertibatı enerjide olduğu gibi mutlaka yedekli olarak kurulmalı, sistemlerin birinde oluşacak bir sorun bütün veri merkezini sıcaklık riskine atmamalıdır.
ANSI/TIA/EIA-942 standardı, soğutmada en öncelikli yapılması gereken çalışmayı, kabinlerin yerleşimlerinin düzenlenmesi olarak ortaya koymaktadır. Kabin yerleşimleri yapılırken kabin sıraları arasında soğuk ve sıcak hava koridorları oluşturmaya dikkat edilmelidir. Serverlar önden soğuk hava emip, arkalarından sıcak hava atacakları için kabin sıralarının yerleşimlerinde serverların önleri aynı koridorda, arkaları ise bir başka koridorda toplanmalıdır. Yükseltilmiş taban kullanarak zemindeki boşluğa soğuk hava basılmalı, soğuk hava koridoru olarak belirlenen kabin sıraları arasındaki koridorların zeminlerine yerleştirilecek ızgaralardan soğuk havanın yükseltilmiş zeminden çıkıp serverların önlerinden server içlerine emilmesine imkan verilmeli, server içinde ısınan sıcak havanın ise server arkasından sıcak hava için belirlenen koridora atılmassı sağlanmalıdır. Sıcak hava koridorunda toplanacak hava yükseleceği için bu korideorların tavanlarından bu hava emilerek soğutma düzeneğine tekrar soğutulmak üzere gönderilecek şekilde bir hava devir daim sistemi kurulmalıdır. Koridorlar arasında sıcak ve soğuk havanın karışmasına imkan verecek boşluklar bulundurulmamalıdır.
Kabin sıraları arasında bırakılacak boşluklar kabinlere rack serverların takılıp sökülmesine engel olmayacak kadar rahat olmalı, sıcak havanın toplandığı koridorlardada ısıyı fazla yükseltmeyecek kadar geniş olması sağlanmalıdır. Koridorların asgari genişliği 100 cm olarak belirlenmelidir.
Data ve elektrik kablolama düzeneği yükseltilmiş zeminin içinden yapılması düşünülüyorsa bunların kabin sıralarına dağıtımlarında data ve iletişim kablolarının sıcak hava koridoru altına yapılacak kanallarla, elektrik kablolarınında soğuk hava koridoru altına yapılacak kanallarla olacak şekilde planlama yapılmalıdır. - Oda Zemin Yapısı: Oda zemini yükseltilmiş taban şeklinde düşünülmeli özellikle kablolama zemin altında yapılacaksa burada oluşturulacak kablo kanallarına ve soğuk hava akışına imkan verecek şekilde bir yükseklikte (asgari 50 cm) döşeme yapılmalıdır. Kullanılacak döşeme malzemeleri kabinlerdeki tam dolu olma durumu gözönünde tutularak 1000 KG kadar basınca dayanabilecek sağlamlıkta seçilmelidir. Günümüz kabinlerinin 1500 KG kadar yük taşıma kapasitelerine sahip olabildikleri gözönünde bulundurulmalıdır. Zemin altında karoları tutan destek ayakları mümkün olduğunca kabin ayaklarının basacağı noktaların altına veya yakınına konarak kabin yüklerinin taşınması kolaylaştırılmalıdır. Kabinlerin sallanması gibi ihtimallere karşı bu ayaklar yerlerinden kolayca oynamayacak ve birbirine destek olabilecek şekilde yerleştirilmelidir.
- Kablo Yönetimi: Kablolamanın iki ayrı yerden yapılması imkanı vardır: Birincisi yükseltimiş zemin, ikincisi kabinlerin üstüne kurulacak kanallardır.
Zeminden kablolama yaparken kabinlerin yerleşimleri belirlendikten sonra kablolama yapılmalı ve kabinler daha sonra yerlerine konulmalıdır. Zeminde kolay sökülebilir karo döşeme kullanılmalı ve gerektiğinde bunlar kaldırılarak kablolara kolayca erişim sağlanmalıdır. Zeminden kablolama yaparken soğuk hava akışıda zeminden olacağı için kablo kanalları bu akışı engellemeyecek şekilde düzenlenmelidir. Genişleme veya yeni kablo ihtiyaçlarında kabinler yerleştirilmiş olduğu için bu yöntemde çalışmak dezavantaj olarak görülebilir. Ancak bu yapıda hazırlanan sistem odaları görünüm olarak çok daha kablo karmaşasından uzak ve temiz olacaktır. Kabin üstlerinden kablolama yaparmanın en büyük avantajı değişikliklere daha uygun olması ve kolay yönetilebilir olmasıdır. Ayrıca zemindeki soğuk hava için bir engelde değildir. Dezavantajı kabinlerin üstünde kablolar görünürse kötü görünüm oluşturmasıdır. Bu yüzden bu kanalların olabilidiğince kabloları gizlemesi avantaj olur.
Günümüz sistem odalarında üstten kablolama gittikçe yaygınlaşmakta, yükseltilmiş zemin yerine kablolar kabin üstü kanallardan taşınmakta, soğutma tertibalarıda tamamen alçaltılmış tavan içine konulan düzeneklerle yapılmaktadır. Aynı şekilde alçaltılmış tavanlar içinde başlangıçta uygun bir yükseklik belirlenmelidir. - Güvenlik: Sistem odasına giriş çıkışların belli bir yetkilendirme ile yapılması, her isteyenin buraya girememesi gibi kısıtlamalar mutlaka uygulanmalıdır. Girişlerde sadece yetkilendirilmiş personelin buraya girebilmesini kontrol amacıyla biometric sistemlerden kartlı sistemlere kadar birçok alternatiften yararlanılabilir. Dışarıdan gelipte sistem odasında çalışma yapacak kişilerin yanında da mutlaka kontrol, bilgilendirme ve uyarı amacıyla bir yetkili personel bulundurulması önemlidir. Sisteme vakıf olmayan birinin bu odada iş yaparken gerek yanlışlıkla gerekse kasten vereceği zararların önüne geçebilmek için bu yaklaşım zorunludur. Oda içinde yapılan değişiklikler veya güncellemeler kayıt altına alınmalı ve ilgilisi olan kişilerde bunlardan haberdar edilmelidir.
İnternet sistem odalarında daha fazla kısıtlamalara gidilmeli, kabin bazında erişim yetkilendirmeleri yapılmalıdır. Bir şirket çalışanı sistem odasına geldiğinde başka şirket serverlarının olduğu kabinlere erişme hakkına sahip olmamalı ve bu fiziksel olarak kilitlerle engellenmelidir. - Gözetleme: Odalardaki çevresel şartların gözetlenmesi, çıkan problemlerin erken haber alınmasında ve giderilmesinde büyük önem taşımaktadır. Odanın farklı noktalarından ısı, nem, duman gibi çevresel şartlar mutlaka bir takım algılayıcılar kurularak alarm sistemlerine bağlanmalı ve 24 saat çalışır bir uyarı düzeneğine entegre edilmelidir. Uyarı bilgilerinin gerekirse SMS ile cep telefonlarına kadar ulaştırılabilir olması avantaj sağlayacaktır.
Yangın söndürme işlerinde kullanılacak tertibatta su yerine gaz tercih edilirse elektronik aksamın söndürme aşamasında zarar görmesininde önüne geçilmiş olacaktır. Odada oluşacak muhtemel yangın, su basması vb sorunlara karşı yapılacak müdahaleler önceden belirlenmeli, hangi durumda kimin neden sorumlu olduğu belirlenmiş ve sorumlu personelin eğitilmiş olması gereklidir. Odanın giriş çıkışları ve yapılan işlemler kameralarla kayıt altına alınmalı, yapılabiliyorsa kabin erişimleri vb. bilgilerin günlük kayıtları tutulmalıdır.